Chen Tingyao'nun haberine göre,  Çin ekonomisine dair mayıs ayı verileri açıklandı. Buna göre, tüketim mallarının toplam perakende satışları mayısta yıllık bazda yüzde 6,4 artarak, 4 trilyon 132 milyar 600 milyon yuanı (yaklaşık 575 milyar 167 milyon ABD doları) bulurken, yıllık geliri 20 milyon yuanı aşan sanayi işletmelerinin katma değeri, yıllık bazda yüzde 5,8 artış gösterdi. Mal ticaretinde gerçekleşen dış ticaret hacmi ise mayıs ayında yıllık yüzde 2,7 artışla 3 trilyon 809 milyar 800 milyon yuana (yaklaşık 521 milyar 890 milyon ABD doları) ulaştı.

The Wall Street Journal gibi medya kuruluşları, Çin ekonomisinin ABD’nin ek tarife politikalarından kaynaklanan ciddi baskılara rağmen beklentilerin ötesinde büyümesinin hiç de kolay olmadığı görüşünde.

Mayıs ayına daire ekonomi verilerinde öne çıkan birçok önemli özellik şöyle sıralanabilir:

İlki, “İstikrar”. Temel endekslere bakıldığında ocak-mayıs döneminde Çin’in hizmet üretim endeksi ve tüketim mallarının toplam perakende satışları sırasıyla yıllık bazda yüzde 5,9 ve yüzde 5 arttı. Kentsel işsizlik oranı ise mayıs ayında aylık bazda yüzde 5’e geriledi. Tüm bu rakamlar Çin ekonomisinin genel olarak istikrarlı bir şekilde büyüdüğünü yansıtıyor. 

İkincisi, “Yenilik”. Yıllık geliri 20 milyon yuanı aşan ekipman imalat sektörünün katma değeri mayıs ayda yüzde 9 artışla sanayi üretimine yüzde 54,3 katkı sağladı. Yeni enerjili araçlar ve güneş pillerinin üretimi de sırasıyla yüzde 31,7 ve yüzde 27,8 oranında artarak büyümeyi sürdürdü.

Üçüncüsü de “Dayanıklılık”. Çin’in dış ticareti mayıs ayında tüm baskılara rağmen büyümeye devam etti, bu, Çin ekonomisinin sahip olduğu “dayanıklılığını” bir kez daha ortaya koydu.

Mevcut uluslararası ortamda Çin ekonomisinin istikrarlı bir şekilde büyümesi kolay olmadı. Peki, oldukça karmaşık olan uluslararası ortama rağmen Çin, bu kadar iyi bir ekonomik karneyi nasıl elde etti?

Çin Renmin Üniversitesi'nden Prof. Wang Xiaosong’un yorumu şöyle: “Dışardan bakıldığında mayıs ayında Çin ve ABD arasında Cenevre’de yapılan ekonomik ve ticari görüşmelerde önemli ilerlemeler kaydedilerek mutabakata varıldı. Bu hem Çin-ABD ekonomik ve ticari ilişkileri için hem de dünyanın ekonomik kalkınması için fayda sağladı. İçerden bakıldığında, Çin’in ekonomik temelleri çok sağlam, pazarı çok geniş ve potansiyeli çok büyük. Dolayısıyla dış talep daraldığında iç pazarının taşıdığı potansiyellerin ortaya çıkarılmasına çalışılabilir.”

Bunun yanında 2024 eylül ayından beri Çin hükümeti istikrarlı büyüme için bir dizi makro politika ortaya koydu. Hayata geçirilen tüketimi teşvik eden politikalar da iç talebin genişlemesine yardımcı oldu.

Çin ekonomisinin tüm baskılara rağmen istikrarlı bir şekilde büyümesi dünya ekonomisi için son derece büyük bir önem taşıyor. 1871 yılında kurulan ve pompa ve endüstriyel armatürlerin lider üreticilerinden biri olan Alman KSB şirketinin Kuzey Asya İcra Kurulu Başkanı He Jun, Çin’de yeni nitelikli üretici güçlerin geliştirilmesinin hızlandırılması ve özellikle yeşil teknoloji inovasyonunun teşvik edilmesinin kendileri için birçok yeni fırsat ve işbirliği alanı sağladığını dile getirdi.

Çin, baskı ve meydan okumalar karşısında kendi işini yapma konusunda kararlı adımlar atmaya devam edecek ve küresel belirsizliklere her zaman nitelikli kalkınmanın öngörülebilirliğiyle yanıt verecek ve dünyaya daha fazla Çin fırsatı sunacak.